“SHP Prodüksiyon” iftiharla sunar! Bize bir “film” mi çevriliyor?

Medyaradar siyaset analisti Atilla Akar, yeniden kurulan Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP)’nin durumunu ve gelişmeleri değerlendirdi…

Efendim: ben aslında geçen günkü yazımla birlikte şu SHP defterini –şimdilik- kapattım zannediyordum. Yanılmışım. Bunun nedeni ise yeniden kurulduğu ilan edilen Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) ile ilgili yeni gelişmeler oldu. (Doğrusu bir partinin daha yeni kurulma aşamasında iken bu kadar ilgiye mazhar olması da ayrıca takdire şayan. İşin PR ve reklam boyutu da pek başarılı doğrusu!) İster istemez yapılan açıklamaları ve ilan edilen yeni genel başkanları ilgimi çekti. Sanırım önceki sezilerimde haklı çıkmaya başladığımı bile düşünüyorum.

Bir Tür Siyasi “Cast” Çalışması mı?..

“Niye böyle düşünüyor sun?derseniz önce 10. 07. 2024 tarihli “Solda İlginç Gelişmeler Var!.. Nereden Çıktı Şimdi SHP?..” başlıklı yazımın ilgili bölümünde söylediklerimi hatırlamakta yarar var: “Burada aklıma düşen bir ‘Acaba’ yı paylaşmadan edemeyeceğim. Odatv’nin saptamasına göre kurucularda yapımcı, yönetmen ve oyuncu olan kimi isimlerin adı geçiyordu. (Bu ‘Kurucular Kurulu’ listesi zaten medyada yer aldı. Dikkatimi çeken diğer bir husus ise listedeki birçok ismin aynı soyadı taşıması oldu) Acaba bunlar bir Cast Ajansı’ndan toplama isimler olabilirler miydi? Biliyorum, çok ‘Uçuk’ gibi gelen bir varsayım ama sormadan edemedim. Haklı çıkarsam kendim bile şaşırırım!..” Ne dersiniz haklı çıkmış olup, ayrıca şaşırma hakkımı kullanabilir miyim acaba?

İşte tam bu noktada şüphelerimi kışkırtan durumlar mevcut. Yapılan açıklamaya göre SHP’nin genel başkanlığına uzun yıllar belediye başkanlarının ve milletvekillerinin danışmanlık ve reklam çalışmalarını yürüten, genç, dinamik, Erdal İnönü'nün mirası olan sosyal demokrasiyi yeniden genç kuşaklara ve milletimize aktaracak kişi, film yapımcısı ve sinemacı Burak Çelik seçilmiştir” denilmekteydi.

Adeta Şaka Gibi!..

Belki de işin en enteresan tarafı ve adeta şaka gibi partiye genel başkan seçilen Burak Çelik’in bir sinemacı oluşuydu. (Elbette her meslekten insan parti kurabilir. Ancak burada “Tuhaf” bir çakışma var!) 1995 doğumlu. Z kuşağı sayılabilir yani. Yurt dışında film yapımcılığı ve lisanslama üzerine eğitimler almış. 8 yabancı sinema filmi ve 2 yerli sinema filminin yapımcılığını üstlenmiş. ABD, Rusya ve İngiltere’de bulunan toplam 9 uluslararası film ve dağıtım şirketinin Türkiye distribütörü olarak faaliyetlerine devam etmekteymiş. Burak Çelik ayrıca, 2018-2023 yılları arasındaki seçim süreçlerinde belediye başkanları, milletvekilleri ve siyasi liderlere siyasi danışmanlık, strateji ve reklam çalışmaları yürütmüş.

İlaveten partide ayrıca birçok tiyatrocu, yapımcı, senarist, oyuncu ve figüran da olduğu söylenmektedir. Bilemiyorum. Gerçekten enteresan bir durum. Eski SHP ve CHP’den “ağır” hiç kimse yok. Kızılay-Karanfil Sokak’taki çok kullanımlı garip “Sanal ofis” i şimdilik geçersek!) Adeta bir film çevriliyor sanki. Ama bu filmde tanınmış, ünlü, oyuncular yok. Daha çok alelacele, derleme, toplama bir “Yapım” çabası var gibi. Sanki birileri bir “Cast ajansı” na bize “parti kurucusu rolü oynayacak kişiler lâzım” demiş adeta. (İlla para karşılığı olması gerekmez, eş, dost, hısım, akraba, inanç, bölge, çevre, vb dayanışması da olabilir. Ki bazı soyadları aynı) Böyle bir kadronun kim peşinden gider? Adeta aklımızla dalga geçiliyor gibi!..

O halde İhtimaller Ne?..

Öyle görünüyor ki bu haliyle “Tabela partisi” bile sayılmaz. Bana kalırsa ortada anladığımız manada SHP diye bir parti yok. Kağıt üzerinde olabilir. Fail-i meçhul bir durum. Çakma, “Korsan” bir oluşum gibi. Peki o halde ne olabilir. Bir “İdeal hareketi” mi yoksa “Kullanışlı aparatlar” topluluğu mu? Hangisi? Kararı siz verin. İhtimalleri sayalım…

  • AK Part’nin CHP’yi Engelleme Girişimi mi?: Daha çok CHP’lilerin inandığı bir varsayım. Yükselen bir parti olarak haksız sayılamasalar bile bana göre şu an geçersiz ya da “zayıf ihtimal”. Şu an çekim gücü olan bir “Kuluçka parti” olarak görünmüyor. Böylesi toplama, tanınmaz bir kadronun peşinden kim gider ki? Böylesi bir parti ve sözüm ona kadroların “CHP’yi etkileme” ya da “CHP’yi bölme” gücü neredeyse sıfırdır. Hele de bu tarz bir “liderlik” ile hiç!..
  • Psikolojik Operasyon mu?: Şahsi düşünceme göre bu olayın “psikolojik operasyon” olma ihtimali –yanılabilirim o başka- çok daha fazladır. Bundan kastım böylelikle CHP’ye “İstersek seni böleriz” mesajı verilmektedir.
  • Kılıçdaroğlu’nun Hamlesi mi?: Kılıçdaroğlu’nun şu aşamada doğrudan dahli olduğunu sanmıyorum. Ancak Kılıçdaroğlu’nun çevresinde kümelenen kimi kişi ve grupların zorlayıcı hareketi olabilir.
  • Kılıçdaroğlu Karşıtı mı?: Bu da olabilir. Bu durumda ihale Kılıçdaroğlu ile onu destekleyen Eski Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’na kalmaktadır. SHP kurucularından birinin “Kılıçdaroğlu SHP’ye lider olmalıdır”, “Kılıçdaroğlu’na yapılan haksızlığı kaldıramadım” türü laflar etmesi ters tepecek ve Kılıçdaroğlu aleyhine yazacak laflardan sayılabilir. Kılıçdaroğlu fiilen zan altında bırakılarak, zor duruma düşürülmüşe benzemektedir.
  • Mezhepçi / Bölgeci Bir Oluşum mu?: CHP içinde her daim bir “Alevi ağırlığı” olduğu ve Kılıçdaroğlu’nun bu yüzden dışlandığı, yeni yönetimin ise Alevileri tasfiye etme çabası içinde olduğu söylenmiştir. Hatta bir ara Alevilerin bu yüzden partiden ayrılacakları dahi iddia edilmiştir. (Bu noktayı oldum olası hiç anlamadım. Kendine Sol / Sosyal Demokrat diyen bir partide “Mezhepçi klik” mi olur? Batılı bir sosyal demokrat partide “Katolik” ve “Protestan” diye klikler var mıdır acaba?) Şimdi acaba bu bir “Mezhepçi / Bölgeci” klik ya da ekibin işi olabilir mi?
  • Hatta işin sonu geçmişteki Mustafa Timisi’nin Türkiye Birlik Partisi (TBP) gibi bir oluşuma kapı aralar mı? Bir “Mezhepçi”yığılma ya da ayrışma mı söz konusu?
  • “Ulusalcı” Bir ekip İşi mi?: Özgür Özel’inde Ekrem İmamoğlu’nun da batılı güçlere hizmet ettiğini düşünen, CHP’nin Atatürkçü köklerinden kopartılmaya çalışıldığına inanan bir kesimin girişimi olabilir. Böylelikle “Alternatif” bir parti mi hazırlanıyor? Ancak içlerinde ulusalcı kesimde tanınan, sayılan, sevilen tek ismin dahi olmaması bu ihtimali de otomatikman düşürüyor.
  • Kurultay Hesapları mı Var?: Yaklaşan ve seçimli kurultaya çevrilmek istendiği söylenen “Tüzük Kurultayı” na yönelik bir hesap mı var? SHP, CHP’de kurultay öncesi bir “Pazarlık kozu” olarak mı gündeme getirildi? Amaç hasıl olursa kendisini feshedecek mi? Ya da tam tersine bir köşede “Lâzım olur” diye bekletilecek mi?
  • Bir “Manevra” Parti mi Devrede?: Olası gelişmelere bağlı olarak SHP, CHP üzerinde bir baskı, tehdit hatta şantaj unsuru olarak mı kullanılacak?
  • “Derin Dizayncılar” ın Yeni “Proje” Partisi mi?: Sağda ve solda yeni planlar, harmanlamalar veya ayrıştırmalar peşinde koşan, siyasete biçim vermeye çalışan “Derin Dizayn” ve siyaset mühendislerinin henüz sırrına vakıf olamadığımız yeni bir hamlesi olabilir mi acaba?

Bunlar varsayımdır. Hiçbiri kesin değildir. Bambaşka ihtimallerde eklenebilir. Daha muğlak çok nokta var. Ancak öyle veya böyle bu şekilde ve aniden ortaya çıkması rastlantı olamaz. En net nokta burası. Bir de işin “Cast” yönünün sırıtması. Buradan belli ki yeni ve zorlama bir oluşum çıkartılmaya çalışılıyor. Zaten projeyi hazırlayanlarında buradan bir şey çıkmayacağını bilmeleri gerek. “Olmayacak duaya amin demek” gibi bir şey yani. Lakin zaten bu parti “Tutsun” diye kurulmuşa benzemiyor. Öyle bir tasarımı yok. Öyle bir hedef beklenmiyor. O halde “Amaç” başka? Sanırım kokusu daha da çıkar yakında!..

Sonuç olarak –bir acayip sürpriz olmaz ise- “Bu film gişe yapmaz” diyebilirim. Hatta buradan değil bir film “fragman” bile çıkmaz!..

12. 07. 2024