Fatih Portakal'ın 14 milyonluk maaşı Sözcü'yü nasıl karıştırdı?

Portakalı soydum
Baş ucuma koydum
Ben bir yalan uydurdum
Duma duma dum
Kırmızı mum

Yoldaşlar, sırdaşlar, felaket arkadaşlarım…
Sizleri her hafta güzel ve vurucu sözlerle karşılamaya çalışıyorum.
Ancak bu kez, basit bir tekerlemeyle karşınızdayım.
Çünkü geçen hafta yazdığım ve bu hafta fikr-i takibini yaptığım mesele, ancak bu kadarını hak ediyor.

Malumunuz sırdaşlar, geçen hafta kelimenin tam anlamıyla ‘portakalı soydum’.
Sözcü TV spikeri Fatih Portakal’ın önümüzdeki sezon için tam 14 milyon liraya kanalla anlaştığını açıkladım.
Sıkıysa yalanlayın dedim.
Yalanlayabilen çıkmadı.

Eeeeeee yazılan çizilen su götürmeyecek kadar doğru olunca da ortalık karıştı.
Emekçileri yolsuzluk sınırı ve altında hatta kimini açlık sınırında çalıştıran kanalın, tüm kaynaklarını neredeyse bir spikere aktarması, isyan çıkardı.

İsyanın ilk ateşini yakan İsmail Saymaz oldu.
Saymaz’ın kanalın İmamoğlu aleyhine haber yaptığı için ayrıldığı iddiaları vs ortaya atıldı.
Ben iddialara saygı duyuyorum ancak açıkçası gerçek bu değil.
Saymaz belli ki krizi fırsata çevirip en azından İmamoğlu karşısında cengaverlik yapmak istemiş olabilir.
Ve bu bilgiyi kulislere sızdırmış olabilir.
Çünkü açıkçası bu iddia doğruysa para için ayrılmaktan daha kötü bir durum var ortada.
Bir gazeteci eleştirel bakışa katlanamıyor anlamına gelir bu!
Emin olun para derdinden daha vahim bir duruş…
Neyse…

Ben Keskin’iniz Kalem’iniz çok iyi biliyor ki Saymaz’ın Sözcü’den ayrılıp Halk TV’ye gitmesinin nedeni Portakal’ın maaşı.
Sırdaşlarım aslına bakarsanız bu rahatsızlık yeni değildi.
Geçen sene de Portakal yine meslektaşlarından kat be kat fazla maaş alıyordu.
Geçen yılın rakamını da size söylemiş olayım: 5 milyon.
Yan haklar yine aynı… (otel, şoför, masraflar vs)

Artık nasıl bir enflasyon etkisi hesaplanmışsa, rakam neredeyse yüzde 300 zamlanmış!
14 milyon olmuş!

Keskin kulaklarıma gelen bilgilere göre, Portakal’ın bu yüklü maaş çekleri şehir efsanesi gibi kulaktan kulağa zaten konuşuluyor ve büyük bir rahatsızlık yaratıyormuş.
İddia o ki Saymaz da Portakal’ın çok yüksek bir ücrete sözleşme yenilediğini birkaç yerden duymuş.
Ancak rakamı tam olarak bilmediği ve kanıtlayamadığı için bir süredir, bu meseleyi araştırıyor, anlamaya çalışıyor hatta yayın yönetmeni Alişer Delek’e soruyormuş.
Ancak gerçek tabloyu tam öğrenemediği için istifasını erteleyip duruyormuş.
Yani bendeniz rakamı ifşa edince, bir bahane yaratan Saymaz ipleri koparmış.

Şimdiiii gelelim Saymaz’la başlayan isyan ateşinin diğer boyutlarına.
Portakal’ın maaşı en çok diğer ekran yüzlerini öfkelendirmiş.
Özellikle Ece Üner’in kanal yönetimine büyük bir rest çektiği konuşuluyor.
Ebru Baki de yönetime rahatsızlığını dile getiren bir diğer isim.
Bu iki ekran yüzü maaşlarında büyük bir zam istemiş, aksi takdirde ayrılacaklarını tebliğ etmiş.
Hatta diğer kanallarla görüşmelere de başlamışlar.
Portakal'la maaşlarını yarıştırmak isteyen bu isimlere kim o paraları verir bilmem ama Saymaz gibi çantalarını alıp çıkmaları an meselesiymiş...
Görünen o ki bu Portakal meselesi daha çoooook su kaldıracak.
Hep beraber takipte olacağız sırdaşlar.

İMAMOĞLU MEDYAYA GİRMEYE KARARLI

Yenilen pehlivan güreşe doymazmış.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için bu söz siyaseten geçerli değil.
Girdiği seçimleri kazanıyor.
Ancak İmamoğlu ve danışmanı Murat Ongun’un bir hayali için geçerli bu söz.
O da medya patronluğu…

Yoldaşlarım İmamoğlu ve Ongun pek çok medya kuruluşuna ve gazeteciye destek veriyor.
Hatta bazıları adeta arka bahçeleri…
Bunları hepimiz biliyoruz…
Ancak ikilinin asıl sevdası, diğer patronlarla uğraşmadan kendi medya gruplarını kurmak.
Biliyorsunuz İmamoğlu bu hamlesini ilk Olay TV ile yaptı.
Ancak başarısız oldu.
Kanal, sahibi Cavit Çağlar’ın yaptığı U dönüşü nedeniyle açıldığı gibi kapandı.
Onlarca emekçi işsiz kaldı.

Bu fiyaskodan sonra, ve ikinci seçim zaferinin de verdiği özgüvenle İmamoğlu-Ongun ikilisi bir kez daha medya patronu olmak için kolları sıvadı.
Şimdi eğilin yoldaşlar, kulaklarınıza hiçbir yerde okuyamayacağınız o kulis bilgilerini fısıldayayım.

İmamoğlu adına medya girişimini yürüten isim Saner Ayar.
Kendisi yapımcı ve bilin bakalım nereli?
Trabzonlu.
Ve İmamoğlu’nun uzaktan akrabası.
Daha önce Show TV’de genel müdürlük, TNT’de genel koordinatörlük yapmış bir isim.

Ayar liderliğindeki medya ekibi Ciner Medya bünyesinde bulunan Kanal 1’in yayın ve lisans haklarını aldı.
Hem de tek kuruş ödemeden!
Şimdilerdeyse kanalın editoryal yönetimi vs gibi detaylar inşa ediliyor.
Bakalım İmamoğlu-Ongun ikilisi bu kanal için hangi gazetecilerle temas kuracak?
Ve daha da önemlisi nasıl bir yayın politikası izleyecek?
Hep beraber göreceğiz…

EKOL TV'DE NELER OLUYOR?

Ha bu arada Ekol Tv ile ilgili de çok mesaj alıyorum. "Neden yazmıyorsun" diyenler var...

Kanalla ilgili biliyorsunuz çok yazı yazdım.

Kara para iddiaları nedeniyle gri listeden çıkmaya çalışan ve büyük bir çabayla o listeden çıkan Türkiye'de "bu kanalın ömrü uzun olmaz" dedim.

Çünkü sahibi olarak görünen neredeyse liseden yeni mezun üniversite öğrencisiydi. Asıl sahipleri ise farklıydı.

Ersan Şen ile başlayan kanalın sahipliği meselesinde asıl sahiplerin kim olduğunu tek tek yazan ilk isim hepinizin bildiği gibi bendeniz Keskin Kalem oldu. O yazılarda kara para ile kurulduğu konusunda güçlü şüpheler olan Ekol Tv'nin kısa süre içinde el değiştirme ihtimali olduğunu yazdım.

Ekol TV'de önce Ersan Şen "Kanalın sahibi" olarak ortaya çıktı.

Sonra Fetö hükümlüsü iş insanı Mübariz Mansimov "Kanalın yeni sahibiyim" dedi.

Kanalın asıl sahipleri olduğu şüphesi olan isimler ise şunlar:

Veysel Şahin... Bahis Baronu...

Sezgin Baran Korkmaz, kara para vergi kaçakçılığı şüphelisi... Amerika'da tutuklu değil ama vergi ve dolandırıcılık suçundan yargılanıyor.

Geldiğimiz noktada Mübariz Mansimov emanetçi... Kanalın yöneticisi Emrah Doğru, şimdi kanalı akreditasyon alamadığı için yeni bir sermayeye satma kararı almış. Görüşmeler yapıyor.

O görüşmeler de sürüyor.

Çünkü bu haliyle akreditasyon alamayan bir kanalın yaşaması zor.

Bakalım kanalı kim alacak.

RAMS grubun adı geçiyor.

Görüşmeler esnasında "Kanala sizin adınızı koyalım, GAİN'in içeriklerini Ekol TV'de yayınlayalım. Böylece akreditasyon engelini aşmış oluruz" teklifinin götürüldüğü konuşuluyor.

Bakalım son dönemde hızla büyüyen Rams grubu satın alıp Ekol'ün üzerindeki kara para algısını yıkacak mı?

Göreceğiz...

Kalın sağlıcakla...